Hayatımızın her noktasında pazarlama olduğunu unutmamanız gerekiyor. Bir ürün veya ürün türlerini tüketiciye istenilen şekilde ve doğrultu da ihtiyacı olmasa dahi satmaya, aldırmaya ve ihtiyacı varmış duygusu oluşturmaya pazarlama denir. Tabi pazarlama tek başına bu değildir. Kişilerin ihtiyaçları doğrultusun da alması gereken ürünleri ne zaman, nerede, hangi kalite de, hangi fiyata alması gerektiğini de söyler. Pazarlama aslında mantıklı ve hayatımız için olmazsa olmazdır. Öyle ki tekerleğin icadı olduğunda yapılan araçlar pazarlaması yapılmasa idi, belki tekerleğin icadı halen bir işe yaramayabilirdi. Bu nedenle pazarlama hayatımız için de oldukça önemlidir. Pazarlama olmaz ise hayatımız da eminim bir çok şey eksik kalacaktır.
Nöro Pazarlama İngilizce de ise Neuro marketing olarak adlandırılan bu pazarlama sanatı,
bence ki bir sanattır bu kişilerin akıllarında bir ürün için satın alma duygusu
oluşturma işlemine verilen en kısa ve temel şekilde addır. Bu teknik ilk çıktığı
zamanlar da insanlara ihtiyaçları olmasa dahi bir ürünü aldırma, o ürünü
sevdirme, o ürüne ihtiyaç duydurma ve o ürün olmazsa hayatında bir çok şey
eksik olacakmış hissi verme sanatıdır. Ama bu teknik gelişmesi ile birlikte
tüketicilerin ne gibi ürünleri istedikleri, hangi ürünlere ihtiyaç duydukları,
sosyal davranışları, yaşam koşulları ve istediğini ürünleri hedeflemeyi
amaçlamıştır.
Örneğin Paris de ki bir kişi ile Afganistan’ın merkezinde ki
bir kişinin yaşam koşulları aynı olmadığı için bu iki birbirine tamamen zıt
insanlara aynı ürünü satmaya çalışmak aynı ürünü pazarlamak oldukça mantıksız
ve gereksiz olacaktır. Çünkü Paris de ki kişi Afganistan da ki kişinin tarzını
beğenmeyecek, Afganistan da ki kişi de Paris de ki kişinin tarzını
beğenmeyecektir. Belki de bir yer çöl bir yer de aşırı yağmur aldığı için
birine şemsiye gerekecek diğerine gerekmeyecektir. Bu durum da şemsiye kime satılacağını
iyi bilmek gerekir.
Nöro Pazarlamanın Avantajları Nelerdir?
Bir çok ulusal firma artık Nöro pazarlama tekniklerini kullanıyor. Çünkü bu pazarlama stratejisi kişilerin üzerinde ve davranışları içinde içgörü hissi yaşatıyor ve kazandırıyor. Bu kazanım ile marka kişilere vermek istediği mesajı işliyor ve farkında olmadan bu hedef kitleye kendini satıyor. Bu satış tekniği ile istenilen hedef kitleye ulaşmak daha kolay ve oldukça daha da az masraflı olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle Nöro Pazarlama oldukça kullanılan ve tercih edilen pazarlama birimlerinden biri olduğunu söyleyebiliriz.
Birbirinden farklı Nöro pazarlama türleri vardır. Bu türleri incelediğimiz zaman;
- Fonsiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme kısaca fMRI
- EEG
Adı verilen şekilde iki farklı yöntem vardır. Bu yöntemleri
incelemek gerekirse Fonsiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme ne olduğunu
incelersek, adından da anlaşılacağı için görsel ve ses düzeyinde ki ip uçlarını
yanıtlayarak beyin için de ki beynimizin için de yer alan kan akış durumuna
göre ve hangi şekilde hareketin gerçekleşeceği ve mıknatıslanmasının nasıl
ölçülebileceği konusunda takip edilen bir yöntem olduğunu söyleyebiliriz.
Burada ulaşacağımız sonuca gelecek olursak, pazarlama ile
ilgilenen kişiler bilim ve tıp ile de ilgilenmektedir. Yapılan araştırmalar
sonucunda “keyif merkezi” adı verilen bu bilinç merkezi ile pazarlamacılar bu
merkeze ulaşacak pazarlama üzerinde etkinliklerini insanlara göstermektedir.
Yapılan bu inceleme sonucunda da insanlara yapılan bu pazarlama işi oldukça
zararlı olduğu gözükmektedir.
Bizler farkın da olmadan, izlediğimiz dizi de film de reklam
da, dinlediğimiz şarkı da video programında, yürürken gördüğümüz görsel reklam
da, giden otobüs de, uçan uçak da, yol da gördüğümüz tabelalar da, gözümüzle
görebildiğimiz bir çok yer de bu kullanılabilir. Bu nedenle gerçeklik ile
alakası olmayan daha doğrusu ihtiyacımız dışında olan ürünleri bizlere satın
aldırma hissi oluşturacaktır.
Son zamanlar da incelediğimiz zaman bir çok markanın
telefonlarının çıktığı ve nerede ise yok sattığını hatta, kişiler bu
telefonları alabilmek için mağaza önünde gece den yatmaya başlayıp, kamp
kurduğunu duymuşuzdur. Eğer televizyon ve haber izliyorsanız bunu da
göreceksiniz. Daha doğrusu artık televizyona da gerek yok, sosyal medya artık
televizyon önüne geçti ve bizi her şeyi ile sardı sarmaladı.
Yapılan bir araştırma da bilim insanları, kişilerin almak
istedikleri ürünlere ne kadar ihtiyaç duyduğunu araştırmaya karar vermişler ve
yapılan 8 yıllık bir araştırma sonucunda da karara varmışlar. Bir çok kişi
aldığı lüks ürünlerin nerede ise %80 kadarını gereksiz yere aldığı fiyatı düşük
ürünlerin ise %78 kadarlık kısmının gereksiz olduğu kanısına varmışlar.
Hepimiz telefon almak için gece sabaha kadar bekleyen
insanları biliriz. Bu insanlara muhabir sorar ve neden bu ürünü istiyorsunuz
der, “bu ürün olmazsa yaşayamam” der alıcı. Ne alakası var değil mi aslında.
Ama incelediğimiz zaman nöro pazarlama konusunu düşünürseniz oldukça önemi var.
Çıkan reklamlar da siz kalp krizi geçirir iseniz hemen acil yardım hattını arar
ve sizi kurtarır. Yapılan araştırmalara göre şu kadar kişinin hayatını kurtardı
derler. Ki bir ürün reklamında da diyor bunu, bir çok kişi benim de acaba böyle
bir kalp sıkıntım olabilir mi? Olma ihtimali var aileden şu şu kişi kalp krizi
geçirdi ve öldü diyebilir. Görmüş olduğunuz gibi bilinç altına inildi ve bu
bilinç altında da sizi yendi. Bu da sizi her türlü yeneceği ve o ürünü mutlaka
aldıracağı anlamına gelir. Eğer paranız yoksa da borç aldırır, borç verecek
kimse de yok ise kredi çekme seviyesine kadar götürebilir sizi.
Markalar Logolarda Nöro Pazarlama Nasıl Kullanır?
Markaların renkleri vardır bilir misiniz, tabi ki
bilirsiniz. Peki renklerin anlamları olduğunu bilir misiniz? Kırmızı renk,
tansiyonumuzu yükseltir ve açlık duygusu hissettirir. Bu duygu ise size yemek
yeme ihtiyacı verir. Peki incelediğimiz zaman yemek firmaların çoğunun rengin
de kırmızı vardır, hatta baskın şekilde kırmızı kullanılır.
Yeşil rengi, bu renk ise vejeteryan davranan kişileri
simgeler. Sebzelerin birçoğu yeşildir ve kilo vermek istiyor iseniz sağlıklı
beslenme ile ilgili müşteri çekmek istiyorsanız yapmanız gereken o zaman firma
logonuz da yeşil renginin kullanmaktır.
Siyah rengi, gücü ve tutkuyu temsil ettiğini bilmesek de
eminim hissederiz. Bir çok Premium segment araba firmaları sadece siyah renk
araba üretir. Hatta siyasilere bir bakın arabaların nerede ise tamamı siyahtır.
Çünkü güçlerini araçları ile temsil eder ve anlatmak isterler.
Beyaz renk, saflığı masumluğu temsil eder. Gelin gibi, iş
görüşmelerine giderken beyaz giyilir ki karşınız da ki kişi ile ilk
karşılaşmanız da bilinç altını her türlü etkileyesiniz.
Sarı rengi ise seçiciliği temsil eder. Sarı site diyoruz
neden orada istediğimizi seçebiliyoruz. Taksiler peki, onları da seçiyoruz
değil mi, istediğimizi durdurup istediğimiz yere gidiyoruz kolaylıkla. Araba
kiralama şirketleri bunları da incelerseniz bunlar da sarı rengini oldukça
fazla kullanmaya özen gösterirler. Bankalar ise de buna diğer bir örnek olarak
verilebilir. Bir çok banka da bu rengi kullanır.